Salgın Sosyal Medyayı Nasıl Değiştirdi: Kalıcı 5 Karantina Trendi!
Karantinanın başlangıcında, çoğumuz ailemizi ve ya arkadaşlarımızı göremiyorduk. Neredeyse bir gecede tüm sosyal planlar iptal edildi. Ve bunca stres ve kaosun ortasında, çoğu kişi kendini hiç olmadığı kadar yalnız hissetti. Bu yüzden insanlar bir topluluğa ait olma duygusuna sahip olmak için sosyal medyaya yöneldiler.
Sosyal medya bir sığınak haline geldi. Otantik, ilişkilendirilebilir içerik yayınlamak ve sanal olarak ilişkiler kurmak için bir yer olarak görmeye başladılar. Ve Wayfair’in Influencer Pazarlama Müdürü Lala Fevrier’in dediği gibi, “Restoranlar, okullar ve işletmeler kapandığında, iletişim ve yaratıcılık için 7/24 açık olan tek yer sosyal medyaydı.”
Tüm bunlar şu anlama geliyor; Karantina ve genel olarak pandemi, sosyal medyayı büyük ölçüde etkiledi. Ve bu değişiklikler, sosyal platformlar söz konusu olduğunda, kullanıcıların beklentilerini ve tercihlerini kalıcı olarak değiştirdi. Burada, pandeminin bir sonucu olarak gördüğümüz eğilimi ve neden kalıcı olduklarını keşfedeceğiz.
Salgın Sosyal Medyayı Nasıl Değiştirdi?
1-Karantina, sosyal medyada geçirilen zamanın yanı sıra dünya çapındaki sosyal medya kullanıcılarını da artırdı!
2019 ile 2021 arasında, dünya çapındaki sosyal medya kullanıcılarının miktarı %11 artarak 2019’da kabaca 3,4 milyar iken 2021’de 3,78 milyara yükseldi.
Sokağa çıkma kısıtlamaları yürürlüğe girerken, birçok kişi arkadaşları ve ailesiyle bağlantı kurmak için yeni fırsatlar aradı.
İnsanlar evde sıkıldı, bu da sosyal medya uygulamalarında harcanan zamanı önemli ölçüde artırdı. Örneğin, Mart ayında ekmek pişirmenin ani popülaritesini veya 2020’de TikTok’ta patlayan “anahtar çevir” yarışması gibi sosyal uygulamalardaki rastgele yarışmaları ünlendirdi.
2-Karantina video tüketimini etkiledi!
2020, video için etkileyici bir yıldı. Medya yüklemeleri yıldan yıla şaşırtıcı bir şekilde %80 artarak 22 Nisan’da 103.603 video yüklemesiyle zirveye ulaştı. 2020’de insanların video izleyerek geçirdiği dakikalar da %85 arttı. Pandemi, videonun popülaritesinin ne kadar hızlı arttığını büyük ölçüde etkiledi. Şu anda en popüler içerik türü oldu.
Ek olarak Blog anketinde, “Pandemi nedeniyle sosyal medyayı şimdi nasıl farklı şekilde kullanıyorsunuz?” sorusuna yanıt verenlerin %42’si “Sosyal medyada daha fazla video izliyorum” dedi.
3-Pandemi, sosyal medyada paylaşım yapmak için en iyi zamanları etkiledi!
Günümüzde birçok insan evden çalışıyor ve yaşam tarzı olarak uzaktan çalışmayı seçiyor. Pandemi insanların çalışma programlarını kalıcı olarak değiştirdi. Ve pandemi nedeniyle tipik 9’dan 5’e çalışma saatleri değiştiğinden, sosyal medyanın yoğun olduğu saatler de bundan etkilendi.
Örneğin, Facebook’ta paylaşım yapmak için en iyi yeni zamanların ’ Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri saat 10.00 -11.00 ‘ arası , Instagram’da paylaşım yapmak için en iyi zamanlamanın ise’ Pazartesi, Salı ve Cuma 11:00 – 14:00 ‘ saatleri arası olduğu belirtiliyor.
4-Pandemi, en popüler içerik türlerini etkiledi!
Karantinanın stresi ve belirsizliği ile pandeminin başladığı dönemlerde pek çok kişi gerçek dünyadan kaçmak için sosyal medyaya yöneldi. İşte bu yüzden eğlenceli, tasasız içerik türleri galip geldi.
Aslında, 2020’de Z kuşağının yaklaşık yarısı (%42) eğlenceli olarak tanımlanan içerik istediklerini söyledi ve bu da Z kuşağının romantik içeriğe (%29) ve heyecan verici içeriğe (%27) olan ilgisini artırdı.
5-Pandemi, topluluğa olan ihtiyacı artırdı ve sonuç olarak yeni platformlar yükseliyor!
Evde tıkılıp kalmak, bir topluluğa ait olma duygusu hissetmeyi imkansız değilse de zorlaştırdı. Pandemi öncesinde, birçok insan daha büyük bir gruba bağlı hissetmek için ofise, fitness derslerine, parklara veya diğer kamusal alanlara gidiyordu. Bir gecede bunların hepsi yok oldu.
Neyse ki, doğru kullanıldığında sosyal medya boşlukları doldurabilir ve temel insani bağlantı ihtiyacına hizmet etmeye yardımcı olabilir.