Unit economics, bir iş modelindeki en temel birimle doğrudan ilişkili gelir, gider ve kardır. Unit economics datası, bir işin ne zaman ve ne kadar karlı olacağını gösterir. İş modelindeki temel birim şirketten şirkete değişir. Sipariş, müşteri ya da proje olabilir. Temel birimi belirledikten sonra, o birimden ne kadar gelir geliyor, ve o geliri elde etmek için ne kadar gider oluşuyor bulmak gerekir. Unit economics karlı ise, her sattığınız birim ile karınız büyür. Unit economics zararda çıkıyorsa, her sattığınız birim ile zararınız büyür.
Startup’larda başlangıçtaki yıllarda operasyonel zarar çıkıyor olabilir. Ancak unit economics karlı ise, şirket belli bir büyüklüğe geldiğinde kara geçecek demektir. Unit economics zararda ise, şirket büyüse de hiçbir zaman karlı olamayacaktır. Dolayısıyla unit economics’deki gelir ve giderlerin çeşitli aksiyonlarla optimize edilmesi gerekir.
Bir örnek vermek gerekirse, bir e-ticaret sitesinde temel birimi (basic unit) sipariş olarak belirlediğimizi varsayalım. Ortalama sipariş başı gelirden, o siparişle ilgili birebir ve direk giderleri, yani sipariş başı satılan malın maliyeti, pazarlama, paketleme, kargo giderlerini çıkardığımızda kar mı zarar mı çıktığı çok önemlidir. Eğer zarar çıkıyorsa, her gelen siparişte zarar ediyoruz demektir, sipariş adedi çoğaldıkça zarar büyür. Bu durumda hiç satış yapmamak yani sipariş almamak daha iyi anlamına gelir. Unit economicsi düzeltmek için alınacak aksiyonlar; satış fiyatının arttırılması, iade oranının azaltılması, pazarlama harcamasının optimize edilmesi, paketleme giderinin azaltılması, kargo giderini optimize etmek için yeni bir kargo şirketiyle anlaşma yapılması olabilir. Başka bir aksiyon da brüt kar marjını artırmak, yani daha karlı ürünler satmaktır. Bir çok e-ticaret şirketi daha karlı ürünler satabilmek için kendi markasını (private label) satmaya başlamıştır.